Fethiye

Ölüdeniz: Fethiye ilçe merkezinin güneyinde ve Belceğiz Körfezi’nin kuzey kıyısındaki koy. Ölüdeniz, Türkiye’nin bilinen en küçük koylarından biridir. Bir benzerine ender rastlanır bu büyüleyici doğa köşesi, hareketsiz denizi, deniz ürünleri ve kumuyla ilgi çeker.

Ölüdeniz’i çevreleyen kumsal alan üzerinde yer yer defne, mersin gibi Akdeniz iklimine özgü bodur bitkiler vardır. Kumsalın seçilmiş yerlerine, ziyaretçilerin gereksinimlerini karşılamak üzere büfe, kafeterya, soyunma-giyinme odaları, açık duşlar yerleştirilmiş durumdadır. Ayrıca kumsalın kuzey kıyısında yazlık evler, lokanta ve motel tesisleri vardır.

Dipten kaynayan soğuk su kaynaklarıyla da beslenen Ölüdeniz, kimi kesimlerde soğuktur. Kirlenmeye karşı önlem olarak, kumsaldaki denetimler sıklaştırılırken, yatların Ölüdeniz’e girmesi de yasaklandı.

Yüzme ve su sporları için kristal berraklığında turkuvaz renkli denizi, bembeyaz kumsalı ve gökyüzünden hiç eksik olmayan güneşi ile dünyanın gözdesi Ölüdeniz’i keşfedin… Durgun suyu ve korunaklı yapısıyla Ölü bir denize benzeyen lagün, Kumburnu Ulusal Parkı ve Belcekız Plajı size kolayca doyamayacağınız doğal bir cennet manzarası içinde tatil olanağı sunuyor.

Fethiye’den Ölüdeniz’e çamlar arasından giden yol 14 km. Yokuşlu inişli yolun sonunda birden müthiş bir mavi çıkıverir karşınıza. Burası Belcekız Koyu’dur. Koyun içinden uzanan kumsalı yürüdüğünüzde ise eşsiz Ölüdeniz’i görürsünüz. Ölüdeniz büyülü gibidir, kıpırtısız durur öylece. Dibinde tek bir yosun bile yoktur, beyaz bir kumla örtülüdür. Suyun ve dibinde kumun kırdığı ışık turkuaz bir renk verir. Ölüdeniz’e Çamların gölgesi düşer ve bu etkileyici tukuazı zenginleştirir.
Belcekız adı da bir efsaneye dayanıyor. Eski çağlarda buralardan geçen gemiler açıkta demirler ve içme suyu almak üzere kıyıya sandalla çıkarlarmış. Bir gün yaşlı bir kaptanın genç, yakışıklı oğlu su almak için koya çıktığında güzel mi güzel Belcekız’ı görür. Görür görmez de vurulur.

Kızın yüreğine de ateş düşer. Ama delikanlı suyu alıp dönmek zorundadır. Gemi uzaklaşıp gider. Belcekız hep kıyıyı, sevgilisini kollar. Delikanlı da geminin buralardan her geçişinde su almaya gelir. Böylece görüşür, sevişirler.

Bir gün gemi buralardan geçerken fırtına patlar. Genç, babasına burada korunaklı, havuz gibi bir koy olduğunu söyler. İhtiyar kurt ise oğlunun gönül macerasını bilmektedir. Oğlunun sevgilisini görmek uğruna gemiyi parçalamayı göze aldığını sanır. Dalgalarla birlikte kavga da büyür baba oğul arasında. Gemi tam kayalıklara çarpacakken kaptan bir kürek darbesiyle oğlunu denize atar ve dümene yapışır ki durumu görür. Deniz dönerek çarşaf gibi bir koya girmektedir. Oğlan orada ölür. Kayaların üzerinde sevdiğini bekleyen Belcekız da kendini kayalardan atıp ölür. İşte o gün bu gündür kızın öldüğü yere Belcekız, oğlanın öldüğü yere Ölüdeniz denir. Günün ilerleyişine göre rengi değişip duran deniz belki de bir oğlana bir kıza yanmaktadır.
Ölüdeniz’de yeterli otel ve lokanta bulacaksınız. Kumsalda şemsiye kiralanıyor. Büfeler de var. emsiye kiralanıyor. Büfeler de var. emsiye kiralanıyor. Büfeler de var.